Ticaret

  • 2:198

    (Hacc mevsiminde bile) Rabbinizden bir fazıl (rızık ve kazanç) aramanızda (ticaret yapmanızda) sizin için sakınca yoktur. Arafat'tan hep birlikte (Müzdelife’ye) indiğiniz vakitte Meş'ar-ı Haram'da (Mekke’de, Arafat’la Mina arasındaki ziyaret durağında) Allah'ı anın (zikredip yalvarın). O, sizi nasıl doğru yola yöneltip-ilettiyse, siz de (ibadet ve itaatle) O'nu anıp hatırlayın. Gerçek şu ki, siz bundan (İslam’dan) önce hakikaten şaşkın ve sapkın olanlardandınız.

  • 4:29

    Ey iman edenler! Mallarınızı, kendi aranızda karşılıklı anlaşmadan (doğan) bir ticaretten başka, (hile, hırsızlık, faiz, karaborsa, yalan ve aldatma gibi) haksız 'nedenler ve yollarla' (bâtılca) yemeyin. Ve kendi nefislerinizi de öldürmeyin (helâl ve meşru nimetlerden de kendinizi mahrum etmeyin ve intihara yönelmeyin)! Şüphesiz Allah, size çok Merhametlidir.

  • 62:10

    (Cuma öğlende) Namaz kıldıktan sonra ise (artık) yeryüzüne dağılıverin ve Allah'ın fazlı kereminden (helâl ve meşru yöntemlerle nasibinizi) aramaya girişin. Ve Allah’ı çokça zikredip (Kur’ani ve Nebevi ölçüleri sürekli hatırlayıp ona göre hareket edin), ki böylece felaha (huzura ve başarıya) erişesiniz.

  • 62:11

    (Ey Resulüm!) Oysa onlar, bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona yönelip sökün ederek dağılıp gittiler ve Seni (hutbede) ayakta (yalnız) bırakıverdiler. (Kalben ve tamamen Allah'a ve İslam'a teslim olmayanların tavrı böyledir.) De ki: "Allah'ın katında bulunan (nimet ve faziletler), eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (O, takdir ve taksiminde Kerim’dir, cömerttir, adildir ve rızkınıza kefildir.)

  • 83:1

    Vay haline, ölçüde ve tartıda hile ve haksızlık yapanların! (İmalat ve inşaat işlerinde eksik ve düşük malzeme kullananların, insanların hak ve hukuklarını çalanların ve ülkede sistem kurarken Kur’ani ve Nebevi prensipleri esas almayanların; ki nasıl da gerçeği çarpıtıp saptırırlar ve kul hakkını hiçe sayarlar?)

  • 83:2

    Ki onlar, insanlardan ölçüp (kendi haklarını) aldıkları zaman, tam olarak alırlar.

  • 83:3

    Fakat onlara (başkalarına verilmek için) kendileri bir şey ölçüp tartarken eksiltme yaparlar. [Not: Bunun gibi devlet olarak insanlardan vergilerini fazlasıyla alırlar, ama onların maaşlarını ve topluma gerekli harcamaları kısarlar, şahsi hesaplarına ve yandaşlarına aktarırlar.]

  • 2:198

    لَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ اَنْ تَبْتَغُوا فَضْلًا مِنْ رَبِّكُمْۜ فَاِذَٓا اَفَضْتُمْ مِنْ عَرَفَاتٍ فَاذْكُرُوا اللّٰهَ عِنْدَ الْمَشْعَرِ الْحَرَامِۖ وَاذْكُرُوهُ كَمَا هَدٰيكُمْۚ وَاِنْ كُنْتُمْ مِنْ قَبْلِه۪ لَمِنَ الضَّٓالّ۪ينَ

    (Hacc mevsiminde bile) Rabbinizden bir fazıl (rızık ve kazanç) aramanızda (ticaret yapmanızda) sizin için sakınca yoktur. Arafat'tan hep birlikte (Müzdelife’ye) indiğiniz vakitte Meş'ar-ı Haram'da (Mekke’de, Arafat’la Mina arasındaki ziyaret durağında) Allah'ı anın (zikredip yalvarın). O, sizi nasıl doğru yola yöneltip-ilettiyse, siz de (ibadet ve itaatle) O'nu anıp hatırlayın. Gerçek şu ki, siz bundan (İslam’dan) önce hakikaten şaşkın ve sapkın olanlardandınız.

  • 4:29

    يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَكُمْ بَيْنَكُمْ بِالْبَاطِلِ اِلَّٓا اَنْ تَكُونَ تِجَارَةً عَنْ تَرَاضٍ مِنْكُمْ وَلَا تَقْتُلُٓوا اَنْفُسَكُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ كَانَ بِكُمْ رَح۪يمًا

    Ey iman edenler! Mallarınızı, kendi aranızda karşılıklı anlaşmadan (doğan) bir ticaretten başka, (hile, hırsızlık, faiz, karaborsa, yalan ve aldatma gibi) haksız 'nedenler ve yollarla' (bâtılca) yemeyin. Ve kendi nefislerinizi de öldürmeyin (helâl ve meşru nimetlerden de kendinizi mahrum etmeyin ve intihara yönelmeyin)! Şüphesiz Allah, size çok Merhametlidir.

  • 62:10

    فَاِذَا قُضِيَتِ الصَّلٰوةُ فَانْتَشِرُوا فِي الْاَرْضِ وَابْتَغُوا مِنْ فَضْلِ اللّٰهِ وَاذْكُرُوا اللّٰهَ كَث۪يرًا لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

    (Cuma öğlende) Namaz kıldıktan sonra ise (artık) yeryüzüne dağılıverin ve Allah'ın fazlı kereminden (helâl ve meşru yöntemlerle nasibinizi) aramaya girişin. Ve Allah’ı çokça zikredip (Kur’ani ve Nebevi ölçüleri sürekli hatırlayıp ona göre hareket edin), ki böylece felaha (huzura ve başarıya) erişesiniz.

  • 62:11

    وَاِذَا رَاَوْا تِجَارَةً اَوْ لَهْوًاۨ انْفَضُّٓوا اِلَيْهَا وَتَرَكُوكَ قَٓائِمًاۜ قُلْ مَا عِنْدَ اللّٰهِ خَيْرٌ مِنَ اللَّهْوِ وَمِنَ التِّجَارَةِۜ وَاللّٰهُ خَيْرُ الرَّازِق۪ينَ

    (Ey Resulüm!) Oysa onlar, bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona yönelip sökün ederek dağılıp gittiler ve Seni (hutbede) ayakta (yalnız) bırakıverdiler. (Kalben ve tamamen Allah'a ve İslam'a teslim olmayanların tavrı böyledir.) De ki: "Allah'ın katında bulunan (nimet ve faziletler), eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (O, takdir ve taksiminde Kerim’dir, cömerttir, adildir ve rızkınıza kefildir.)

  • 83:1

    وَيْلٌ لِلْمُطَفِّف۪ينَۙ

    Vay haline, ölçüde ve tartıda hile ve haksızlık yapanların! (İmalat ve inşaat işlerinde eksik ve düşük malzeme kullananların, insanların hak ve hukuklarını çalanların ve ülkede sistem kurarken Kur’ani ve Nebevi prensipleri esas almayanların; ki nasıl da gerçeği çarpıtıp saptırırlar ve kul hakkını hiçe sayarlar?)

  • 83:2

    اَلَّذ۪ينَ اِذَا اكْتَالُوا عَلَى النَّاسِ يَسْتَوْفُونَۘ

    Ki onlar, insanlardan ölçüp (kendi haklarını) aldıkları zaman, tam olarak alırlar.

  • 83:3

    وَاِذَا كَالُوهُمْ اَوْ وَزَنُوهُمْ يُخْسِرُونَۜ

    Fakat onlara (başkalarına verilmek için) kendileri bir şey ölçüp tartarken eksiltme yaparlar. [Not: Bunun gibi devlet olarak insanlardan vergilerini fazlasıyla alırlar, ama onların maaşlarını ve topluma gerekli harcamaları kısarlar, şahsi hesaplarına ve yandaşlarına aktarırlar.]