Ara bulma

  • 49:9

    Şayet mü'minlerden iki (grup veya) topluluk çarpışacak olursa, aralarını bulup-düzeltin (ve İslam ümmeti ve ülkeleri arasında bunu sağlayacak etkin teşkilat ve tedbirler geliştirin). Şayet biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, artık azgınlık ve saldırganlığa kalkışanla, Allah'ın emrine (adil barış ve uzlaşma hükümlerine) dönünceye kadar mücadele edin; eğer sonunda (saldırgan taraf Allah'ın emrini kabul edip barışa) dönerse, bu durumda adaletle aralarını buluverin ve (her konuda) adil (ve insaflı) hareket edin. Şüphesiz Allah, adil olanları (karar verirken titiz ve dikkatli davrananları) sever (ve sahiplenir).

  • 49:10

    (Unutmayınız ki!) Ancak (ve muhakkak) mü'minler kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin (ve bu amaçla, yeryüzünde etkin ve yetkin bir barış ve bereket düzenini yerleştirin) ve Allah'tan korkup (haksızlık ve ahlâksızlıktan) sakınıverin; umulur ki esirgenirsiniz.

  • 49:9

    وَاِنْ طَٓائِفَتَانِ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ اقْتَتَلُوا فَاَصْلِحُوا بَيْنَهُمَاۚ فَاِنْ بَغَتْ اِحْدٰيهُمَا عَلَى الْاُخْرٰى فَقَاتِلُوا الَّت۪ي تَبْغ۪ي حَتّٰى تَف۪ٓيءَ اِلٰٓى اَمْرِ اللّٰهِۚ فَاِنْ فَٓاءَتْ فَاَصْلِحُوا بَيْنَهُمَا بِالْعَدْلِ وَاَقْسِطُواۜ اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُقْسِط۪ينَ

    Şayet mü'minlerden iki (grup veya) topluluk çarpışacak olursa, aralarını bulup-düzeltin (ve İslam ümmeti ve ülkeleri arasında bunu sağlayacak etkin teşkilat ve tedbirler geliştirin). Şayet biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, artık azgınlık ve saldırganlığa kalkışanla, Allah'ın emrine (adil barış ve uzlaşma hükümlerine) dönünceye kadar mücadele edin; eğer sonunda (saldırgan taraf Allah'ın emrini kabul edip barışa) dönerse, bu durumda adaletle aralarını buluverin ve (her konuda) adil (ve insaflı) hareket edin. Şüphesiz Allah, adil olanları (karar verirken titiz ve dikkatli davrananları) sever (ve sahiplenir).

  • 49:10

    اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ فَاَصْلِحُوا بَيْنَ اَخَوَيْكُمْ وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ۟

    (Unutmayınız ki!) Ancak (ve muhakkak) mü'minler kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin (ve bu amaçla, yeryüzünde etkin ve yetkin bir barış ve bereket düzenini yerleştirin) ve Allah'tan korkup (haksızlık ve ahlâksızlıktan) sakınıverin; umulur ki esirgenirsiniz.

  • 49:9

    وَاِنْ طَٓائِفَتَانِ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ اقْتَتَلُوا فَاَصْلِحُوا بَيْنَهُمَاۚ فَاِنْ بَغَتْ اِحْدٰيهُمَا عَلَى الْاُخْرٰى فَقَاتِلُوا الَّت۪ي تَبْغ۪ي حَتّٰى تَف۪ٓيءَ اِلٰٓى اَمْرِ اللّٰهِۚ فَاِنْ فَٓاءَتْ فَاَصْلِحُوا بَيْنَهُمَا بِالْعَدْلِ وَاَقْسِطُواۜ اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُقْسِط۪ينَ

  • 49:10

    اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ فَاَصْلِحُوا بَيْنَ اَخَوَيْكُمْ وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ۟