Mülk-mülk edinme

  • 2:29

    (Ey insanlar, düşünün!) Sizin için yerde olanların (ihtiyaçlarınızı karşılamak üzere, canlı ve cansız varlıkların) tümünü yaratan O’dur. Sonra (üstün sanat ve hikmetiyle) göğe istiva edip (kudretiyle kuşatıverip) de onları yedi (tabaka) gökler olarak düzenleyen de O’dur. Ve O, her şeyi (bütün detayları ve donanımıyla) Bilendir.

  • 8:1

    (Ey Resulüm!) Sana savaş ganimetlerini sorarlar. De ki: "Ganimetler Allah’a ve Resulüne aittir. (Onlar adına adil bir devlet ve hükümet bu işi yürütmelidir.) Buna göre, eğer mü'min iseniz Allah'tan korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakının, birbirinizin arasını düzeltin, Allah'a ve Resulüne itaat edin." (Çünkü mü’minler Kur’an’ın ve Resulüllah’ın yolundan giderler.)

  • 8:41

    Bilin ki, 'ganimet olarak ele geçirdiğiniz' şeylerin beşte biri (devlet ve millet hizmetinde kullanılmak üzere); muhakkak Allah'ın, Resul'ün, Ona yakınlığı olanların, yetimlerin, yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Eğer Allah'a (inanıyorsanız); ve Hakk ile Bâtıl’ın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun karşı karşıya kaldığı (ve mü’minlerin kazandığı) günde (Bedir'de) kulumuza (Hz. Muhammed Aleyhisselam’a) indirdiğimize (Kur’ani hükümlere ve müjdelere) iman ediyorsanız (ganimeti böyle bölüşün). Allah, her şeye güç yetirendir.

  • 9:111

    Hiç şüphesiz Allah, -karşılığında onlara mutlaka cenneti vermek üzere- mü’minlerden, canlarını ve mallarını satın almıştır. Ki onlar Allah yolunda çalışıp-çarpışırlar, (gerektiğinde) öldürürler ve öldürülürler; (bu) Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da O'nun üzerine gerçek olan bir va’addir. Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde (ey mücahit mü’minler) yaptığınız bu alışverişten dolayı sevinip-müjdeleşiniz. İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur. (Çünkü mücahit mü’minler ebedi cennete erişeceklerdir.)

  • 10:55

    Şunu kesinlikle bilin ki; göklerdekilerin ve yerdekilerin tümü (dünyadaki ve uzaydaki bütün yaratıklar) gerçekten Allah'a aittir. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın va'adi Hakk’tır; ancak onların (insanların) çoğu (gerçekleri) bilmeyen (cahil kimse)lerdir.

  • 10:56

    (Oysa, Allah ki;) Hayat verip dirilten ve öldüren (sadece) O'dur. Ve (hepiniz) O'na döndürüleceksiniz.

  • 24:29

    İçinde oturulmayan (terk edilmiş olan) ve sizin için bir meta (yarar ve size ait bir eşya) bulunan evlere girmenizde ise bir sakınca yoktur. Allah, (niyetlerinizden) açığa vurduklarınızı da, sakladıklarınızı da bilir.

  • 2:29

    هُوَ الَّذ۪ي خَلَقَ لَكُمْ مَا فِي الْاَرْضِ جَم۪يعًا ثُمَّ اسْتَوٰٓى اِلَى السَّمَٓاءِ فَسَوّٰيهُنَّ سَبْعَ سَمٰوَاتٍۜ وَهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ۟

    (Ey insanlar, düşünün!) Sizin için yerde olanların (ihtiyaçlarınızı karşılamak üzere, canlı ve cansız varlıkların) tümünü yaratan O’dur. Sonra (üstün sanat ve hikmetiyle) göğe istiva edip (kudretiyle kuşatıverip) de onları yedi (tabaka) gökler olarak düzenleyen de O’dur. Ve O, her şeyi (bütün detayları ve donanımıyla) Bilendir.

  • 8:1

    يَسْـَٔلُونَكَ عَنِ الْاَنْفَالِۜ قُلِ الْاَنْفَالُ لِلّٰهِ وَالرَّسُولِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ وَاَصْلِحُوا ذَاتَ بَيْنِكُمْۖ وَاَط۪يعُوا اللّٰهَ وَرَسُولَهُٓ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَ

    (Ey Resulüm!) Sana savaş ganimetlerini sorarlar. De ki: "Ganimetler Allah’a ve Resulüne aittir. (Onlar adına adil bir devlet ve hükümet bu işi yürütmelidir.) Buna göre, eğer mü'min iseniz Allah'tan korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakının, birbirinizin arasını düzeltin, Allah'a ve Resulüne itaat edin." (Çünkü mü’minler Kur’an’ın ve Resulüllah’ın yolundan giderler.)

  • 8:41

    وَاعْلَمُٓوا اَنَّمَا غَنِمْتُمْ مِنْ شَيْءٍ فَاَنَّ لِلّٰهِ خُمُسَهُ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ اِنْ كُنْتُمْ اٰمَنْتُمْ بِاللّٰهِ وَمَٓا اَنْزَلْنَا عَلٰى عَبْدِنَا يَوْمَ الْفُرْقَانِ يَوْمَ الْتَقَى الْجَمْعَانِۜ وَاللّٰهُ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ

    Bilin ki, 'ganimet olarak ele geçirdiğiniz' şeylerin beşte biri (devlet ve millet hizmetinde kullanılmak üzere); muhakkak Allah'ın, Resul'ün, Ona yakınlığı olanların, yetimlerin, yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Eğer Allah'a (inanıyorsanız); ve Hakk ile Bâtıl’ın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun karşı karşıya kaldığı (ve mü’minlerin kazandığı) günde (Bedir'de) kulumuza (Hz. Muhammed Aleyhisselam’a) indirdiğimize (Kur’ani hükümlere ve müjdelere) iman ediyorsanız (ganimeti böyle bölüşün). Allah, her şeye güç yetirendir.

  • 9:111

    اِنَّ اللّٰهَ اشْتَرٰى مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ اَنْفُسَهُمْ وَاَمْوَالَهُمْ بِاَنَّ لَهُمُ الْجَنَّةَۜ يُقَاتِلُونَ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ فَيَقْتُلُونَ وَيُقْتَلُونَ وَعْدًا عَلَيْهِ حَقًّا فِي التَّوْرٰيةِ وَالْاِنْج۪يلِ وَالْقُرْاٰنِۜ وَمَنْ اَوْفٰى بِعَهْدِه۪ مِنَ اللّٰهِ فَاسْتَبْشِرُوا بِبَيْعِكُمُ الَّذ۪ي بَايَعْتُمْ بِه۪ۜ وَذٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُ

    Hiç şüphesiz Allah, -karşılığında onlara mutlaka cenneti vermek üzere- mü’minlerden, canlarını ve mallarını satın almıştır. Ki onlar Allah yolunda çalışıp-çarpışırlar, (gerektiğinde) öldürürler ve öldürülürler; (bu) Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da O'nun üzerine gerçek olan bir va’addir. Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde (ey mücahit mü’minler) yaptığınız bu alışverişten dolayı sevinip-müjdeleşiniz. İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur. (Çünkü mücahit mü’minler ebedi cennete erişeceklerdir.)

  • 10:55

    اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ اَلَٓا اِنَّ وَعْدَ اللّٰهِ حَقٌّ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ

    Şunu kesinlikle bilin ki; göklerdekilerin ve yerdekilerin tümü (dünyadaki ve uzaydaki bütün yaratıklar) gerçekten Allah'a aittir. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın va'adi Hakk’tır; ancak onların (insanların) çoğu (gerçekleri) bilmeyen (cahil kimse)lerdir.

  • 10:56

    هُوَ يُحْي۪ وَيُم۪يتُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

    (Oysa, Allah ki;) Hayat verip dirilten ve öldüren (sadece) O'dur. Ve (hepiniz) O'na döndürüleceksiniz.

  • 24:29

    لَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ اَنْ تَدْخُلُوا بُيُوتًا غَيْرَ مَسْكُونَةٍ ف۪يهَا مَتَاعٌ لَكُمْۜ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ مَا تُبْدُونَ وَمَا تَكْتُمُونَ

    İçinde oturulmayan (terk edilmiş olan) ve sizin için bir meta (yarar ve size ait bir eşya) bulunan evlere girmenizde ise bir sakınca yoktur. Allah, (niyetlerinizden) açığa vurduklarınızı da, sakladıklarınızı da bilir.

  • 2:29

    هُوَ الَّذ۪ي خَلَقَ لَكُمْ مَا فِي الْاَرْضِ جَم۪يعًا ثُمَّ اسْتَوٰٓى اِلَى السَّمَٓاءِ فَسَوّٰيهُنَّ سَبْعَ سَمٰوَاتٍۜ وَهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ۟

  • 8:1

    يَسْـَٔلُونَكَ عَنِ الْاَنْفَالِۜ قُلِ الْاَنْفَالُ لِلّٰهِ وَالرَّسُولِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ وَاَصْلِحُوا ذَاتَ بَيْنِكُمْۖ وَاَط۪يعُوا اللّٰهَ وَرَسُولَهُٓ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَ

  • 8:41

    وَاعْلَمُٓوا اَنَّمَا غَنِمْتُمْ مِنْ شَيْءٍ فَاَنَّ لِلّٰهِ خُمُسَهُ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ اِنْ كُنْتُمْ اٰمَنْتُمْ بِاللّٰهِ وَمَٓا اَنْزَلْنَا عَلٰى عَبْدِنَا يَوْمَ الْفُرْقَانِ يَوْمَ الْتَقَى الْجَمْعَانِۜ وَاللّٰهُ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ

  • 9:111

    اِنَّ اللّٰهَ اشْتَرٰى مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ اَنْفُسَهُمْ وَاَمْوَالَهُمْ بِاَنَّ لَهُمُ الْجَنَّةَۜ يُقَاتِلُونَ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ فَيَقْتُلُونَ وَيُقْتَلُونَ وَعْدًا عَلَيْهِ حَقًّا فِي التَّوْرٰيةِ وَالْاِنْج۪يلِ وَالْقُرْاٰنِۜ وَمَنْ اَوْفٰى بِعَهْدِه۪ مِنَ اللّٰهِ فَاسْتَبْشِرُوا بِبَيْعِكُمُ الَّذ۪ي بَايَعْتُمْ بِه۪ۜ وَذٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُ

  • 10:55

    اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ اَلَٓا اِنَّ وَعْدَ اللّٰهِ حَقٌّ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ

  • 10:56

    هُوَ يُحْي۪ وَيُم۪يتُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

  • 24:29

    لَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ اَنْ تَدْخُلُوا بُيُوتًا غَيْرَ مَسْكُونَةٍ ف۪يهَا مَتَاعٌ لَكُمْۜ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ مَا تُبْدُونَ وَمَا تَكْتُمُونَ