Mücadele Suresi

8 Ayetler

Nüzul Yeri Medine. 22 ayettir.

  • 58:8

    ‘Gizli toplantıların fısıldaşmalarından’ (kulis fesatçılığından) menedilip (uyarıldıkları halde), sonra bu yasaklandıkları şeye dönüp duranları; günahı, düşmanlığı ve Elçiye isyanı (aralarında) fısıldaşanları görmez (ve farkında olmaz) mısın? Onlar Sana geldikleri zaman, Seni Allah'ın selamlamadığı biçimde selamlamakta (ve Müslüman rolü oynamaktadırlar). Fakat kendi kendilerine (kaldıklarında ise): "Söylediklerimiz dolayısıyla Allah bize azap etse ya" diyerek (inkârlarını kusmaktadırlar). Onlara cehennem yeterlidir (gereklidir); oraya gireceklerdir. Artık o, ne kötü bir dönüş yeridir (girdiklerinde anlayacaklardır).

  • 58:8

    اَلَمْ تَرَ اِلَى الَّذ۪ينَ نُهُوا عَنِ النَّجْوٰى ثُمَّ يَعُودُونَ لِمَا نُهُوا عَنْهُ وَيَتَنَاجَوْنَ بِالْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِۘ وَاِذَا جَٓاؤُ۫كَ حَيَّوْكَ بِمَا لَمْ يُحَيِّكَ بِهِ اللّٰهُۙ وَيَقُولُونَ ف۪ٓي اَنْفُسِهِمْ لَوْلَا يُعَذِّبُنَا اللّٰهُ بِمَا نَقُولُۜ حَسْبُهُمْ جَهَنَّمُۚ يَصْلَوْنَهَاۚ فَبِئْسَ الْمَص۪يرُ

    ‘Gizli toplantıların fısıldaşmalarından’ (kulis fesatçılığından) menedilip (uyarıldıkları halde), sonra bu yasaklandıkları şeye dönüp duranları; günahı, düşmanlığı ve Elçiye isyanı (aralarında) fısıldaşanları görmez (ve farkında olmaz) mısın? Onlar Sana geldikleri zaman, Seni Allah'ın selamlamadığı biçimde selamlamakta (ve Müslüman rolü oynamaktadırlar). Fakat kendi kendilerine (kaldıklarında ise): "Söylediklerimiz dolayısıyla Allah bize azap etse ya" diyerek (inkârlarını kusmaktadırlar). Onlara cehennem yeterlidir (gereklidir); oraya gireceklerdir. Artık o, ne kötü bir dönüş yeridir (girdiklerinde anlayacaklardır).

  • 58:8

    اَلَمْ تَرَ اِلَى الَّذ۪ينَ نُهُوا عَنِ النَّجْوٰى ثُمَّ يَعُودُونَ لِمَا نُهُوا عَنْهُ وَيَتَنَاجَوْنَ بِالْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِۘ وَاِذَا جَٓاؤُ۫كَ حَيَّوْكَ بِمَا لَمْ يُحَيِّكَ بِهِ اللّٰهُۙ وَيَقُولُونَ ف۪ٓي اَنْفُسِهِمْ لَوْلَا يُعَذِّبُنَا اللّٰهُ بِمَا نَقُولُۜ حَسْبُهُمْ جَهَنَّمُۚ يَصْلَوْنَهَاۚ فَبِئْسَ الْمَص۪يرُ